31 Aralık 2007 Pazartesi

aralık...

her an irili ufaklı izler bırakıyor içimde biryerlerde...derinde bazen, bazen ortalıkta biryerlerde;nerden bakılırsa bakılsın farkedilebilecek şekillerde.ben bile varlığını unutuyorum bazen...en olmadık zamanlarda gelip kendini hatırlatmadığı sürece de hatırlanmıyor pek çok şey.

farkında olmadan ne çok şey biriktiriyorum.
pireler için yorganlar yakılıyor,oysa küllerle dolu tüm kavanozlar...her yandan yanık kokusu geliyor.giden gidiyor belli ki,bitti deyince bitiyor...ya genzimdeki yanık kokusu?galiba insan bir tek ondan kurtulamıyor.

bir istanbul fotoğrafının karesinde,bazen bir fd şarkısının içinde,yuttuğun lokma boğazında düğümlendiğinde bazen,kestanecinin yanından geçerken hatta,hatta kırmızı bir kazak görünce vitrinde...ansızın beliriyor aklımdan silmek için uğraştığım ne varsa.yani herşey biryerlerde kendini hatırlatmak için sırasını bekliyor.

ben miyim o resimde gülebildiği kadar gülen,bir sinirle ağzına ne gelirse söyleyip, üstüste konulmus ne varsa yıkıp geçiren bir hısımla...benim cümlelerim mi mektupları dolduran.yürümüş müydüm o yollarda,aklım bi karış havada...otobüsün camına yansıyan ıslak gözler benim mi...

biriktikçe birikiyorum...yenileri eklendikçe biraz daha kısalıyor zaman...hayatın en anlamsız ters orantısı:çünkü kalabalıklaştıkça tenhalaşıyorum.herkes gibi.

içimden şen cümleler yazmak gelmiyor,yılın son gününe hüzün daha çok yakışıyor çünkü.
yeni birşey istemiyorum...elimden çekip aldıklarını geri versinler kafi!

Hiç yorum yok: